Dudakları hayatının zorlu şartları yüzünden yer çekimine karşı koyamayan bir ifadeyle hiç gülümseyemeden son buluyor. Ellerimde tuttuğum birkaç ölü balığın yüzündeki o yorgun ifadeyi unutmak... "Boşuna ölmedin balık! Bana türlü faydalar getireceksin." diyorum içimden... Ama türümüz bile aynı değilken, niye bir teselli olsun ki benim için yapacağı iyilik ve hayatını geride bırakmak:S Her neyse işteah... Mor ve ötesi önceden sezmiş ne düşüneceğimi ve dün sabah beni görmüş aklı takık bir şekilde balıklaraaa... Tıpkı diğer günlerde de olduğu gibi...
Küçük bir fanus içinde konuşabilecek veya empati kurabileceği kimse bile yokken, sürekli aynı yerde durmadan dört dönmek, başka bir aktivite olmaksızın... Böyle bir hayat yaşarlarken, onlara beş dakika bile bakmak, onların depresyonunu yaşatıyor insana ve kimine de huzur veriyor bu, şarap kadehlerinin içindelerken, insanların şuh kahkaları ise fon müziğiyken gerilimli mekanlarda... O bu değil de... Şimdi hamsi olaydı iyiydi. Eğer aileden kimse geride kalmazsa bu insafsızlık sayılmaz gibi... Doymam için bir hamsi sülalesi yeterli...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder